3.09.2013

Microsoft'un Truva Atı

Yaklaşık 3 sene kadar önce Nokia, Google'ın açık kaynak kodlu işletim sistemi Android'i kullanmak yerine Windows Phone'a yöneleceğini duyurduğunda durumu herkes gibi ben de şaşkınlıkla karşılamıştım. "Canlı ve heyecanlı" Android trenine binmek yerine uzun süredir iki ileri bir geri ilerlemeye çalışan Windows Mobile ve sonradan Windows Phone işletim sistemlerine tutunmasını çok garipsemiş, nedenini bir türlü anlayamamıştım. Son zamanlarda ortaya çıkan birkaç yazıda görmüştüm ki Nokia, Anroid'i seçmesi durumunda Samsung gibi bir pazar devi ile çarpışamayacağını farkederek pazarın ikincisi hatta üçüncüsü konumunda olmamak için farklı bir tercih yapmıştı. Ama Android pazarının üçüncüsü olmak bugünkü durumundan daha mı kötü olurdu?

Daha önce eski dost Symbian'ı rafa kaldırdığını duyurmasına rağmen son aylarda tekrar Symbian'lı telefonları pazara sürmesi de durumu iyice garipleştirmişti. Firmanın zaten içler acısı olan durumuna biraz daha mı acıklı bir hava getirilmek istenmişti?

Nihayet bugün gördüğüm haberler durumun nereye getirilmek istendiği konusuna bir açıklık getirdi [1,2,3]: Nokia, Microsoft'a satılıyordu. Ben hala gidişata şaşırırken, "gören" gözler olayların bu noktaya geleceğini tahmin etmiş olmalılar. Çünkü şu andaki Nokia CEO'su Stephen Elop, eski bir Microsoft çalışanıymış. Nokia'nın tüm pusulalarını Microsoft'a çevirdikten sonra şirketin anahtarını da Microsoft'a teslim ederek görevini tamamlamış. Yazılanlara göre bu birleşmenin ardından Microsoft'a geçerek şirketin "Cihazlar" bölümünün başına geçecekmiş. Bu duruma açık ve net olarak "Truva Atı" olayı deniyor.

Bana da aynı çağrışımları yaptı. Bir zamanların cep telefonu devinin acıklı bir şekilde "içerden" yıkılarak tüketilmesi kimin işine yarar? Nokia bir Finlandiya firmasıydı. Bu devi birkaç sene öncesinde kendine rakip olarak görebilecek firma olan Google ise bir ABD firması. Başka bir ABD firması olan Microsoft ile el ele verip, ikisinin de kazanacağı bir kumpasın içine çekilmiş olması hiç de bir komplo teorisi gibi gelmiyor bana. Daha birkaç ay öncesinde ABD gizli servisinin neredeyse tüm dünyanın elektronik iletişimini izlediği ortaya çıkmış ve bunun ABD vatandaşlarının aleyhine değil de ABD firmalarının lehine kullanıldığı resmen kabul edilmişken kesnilikle değil.

Hiç yorum yok: